---TRTSPOR.COM.TR ÖZEL---

Galatasaray Kulübü Divan Kurulu üyesi Hayri Kozak, son dönemde Sarı-Kırmızı kulüpte yaşanan mali, idari ve sportif gelişmelerle ilgili TRRSPOR’da yayınlanan Gökhan Telkenar ile İşte Goool programından Şeyda İpek Baykal’a önemli açıklamalarda bulundu.

Polat döneminden kalan borç Aysal döneminde daha da arttı

Soru: 45 yılı aşkın bir süredir kulüpte olan ve iç dinamikleri yakından bilen bir isim olarak, kulüpte yaşanan mali durum, borç, alacak ve gider dengesiyle ilgili neler söylersiniz?

Hayri Kozak: Başkanımız Ünal Aysal, Mayıs ayı idi sanıyorum Adnan Polat’ın görevi bıraktığı zaman, Mayıs ayı itibariyle devraldığı borcun altına çoktan indik der sık sık. Borcun hep TL bazında hesaplanarak konuşulması gerekiyor. Polat bıraktığında devir alınan borç toplam 511 Milyon TL idi. Bugünkü borç 522 Milyon TL. Yani Adnan Başkan zamanından devir alınan borç azalacağına Ünal Aysal döneminde artmış.

Adnan Polat’ın hesabı yanlış

Soru: Eski başkan Adnan Polat kulübün 600 milyon dolar borcu var ve Riva’yı satsalar bile bu borcu kapatamazlar dedi.

H.K: Son derece yanlış bir rakam kullanmış böyle bir borç söz konusu dahi değil.. 600 milyon dolar bugünkü kurlarla birlikte 1 milyar 200 Milyon TL  eder. Adnan Polat zannetmiyorum ki bugün Galatasaray’ın 1 milyar 200 milyon TL borcu vardır diyecek kadar gayri ciddi olduğunu zannetmiyorum. Söylediği rakamları bir gözden geçirmesi gerekir.

Fenerbahçe’deki tesis Galatasaray’da yok

H.K: Aysal ve yönetimi kulübün başına geçtiğinden beri bakın 393 Milyon TL ile bıraktık dimi. 2011 yılında yani bir sene sonra 421 Milyon TL, 2012 yılında 463 Milyon TL olmuş. 2013 yılında ilk 9 ayda 468 Milyon TL. Eğer aylık olarak hesaplarsak sene sonunda 624 Milyonu bulacak bu rakam. Bu rakam 2013 yılının gideri. Bu 3 yılı bir araya getirdiğiniz zaman 1.3 Milyar  TL’ye  ulaşır. Bu kadar gider yapılmış ne olmuş? Galatasaray tarihinin en yüksek giderlerini yapmış bu yönetim ile birlikte. Bu kadar yüksek gider olursa birkaç şeye bakılır. Evvela nakit artışı gerekir. 2. Olarak borçlar azalır bu kadar gider borçlara gider borçlar azalır. İkisi de yok. Yatırım yapılır o da yok.  Daha Galatasaray’ın kapalı salonu bile yok. Abdi İpekçi’de göçebe gibi oturuyoruz. Florya’nın içinde tribünü bile olmayan zoraki antrenman yaptığımız bir tane sahamız var. Fenerbahçe’de Arenaları görüyorsunuz. Bizde bu yok. Bu kadar gelmiş gitmiş. Bir tek Kalamış’ta Adnan Polat döneminde inşaatı başlamış bir kapalı havuz var.  Yelken tesisleri adam edildi. Bunlar çok minimal şeyler bu rakamların dışında. Onun haricinde yapılan bir yatırım yok.

Kulüp “Lordlar Kamarası’na” döndü

Soru: Kurumsallaşma hamleleri fayda mı sağladı zarar mı getirdi sizce?

H.K: Kurumsallaşma hamleleri ile bana göre yöneticilerin fonksiyonu kalmadı. Zaten Ünal Aysal da bunu gizlemiyor samimi olarak söylüyor. Kurumsal bir yapı oluşturacağız. Profesyoneller yönetecek kulübü. Yöneticiler sadece bir delegasyon olarak denetim yapacaklar. Kulüp bir nevi “Lordlar Kamarası” olacak. Bunun başka açıklaması yok. Yöneticiler sadece oturacak. Onlar zaten oturur Aralarından birkaç tane konuşmaya meraklı çıkar beyanatlar verir öyle gider kulüp ama kulüp gitmiyor. Yürümüyor problem var.

Aysal sattığı hisseleri iade etmeden hiçbir yere gidemez

Soru: Sayın Aysal’ın yeni seçimde artık aday olmayacağı ve görevi bırakmak istediği konuşuluyor.

Hayri Kozak: Ünal Aysal ın aldığı ani seçim kararı öncesi ve sonrasında biz dedik ki bu aynı yönetimin devamıdır dolayısıyla bu mevcut yönetim devrini tamamlar. Mayıs 2014 de seçime gidilmesi gerektiğini söyledik. Şiddetle karşı çıktı.  Hatta hukukçulara inceleme yaptırıp yeni yönetimin 3 yıl görev yapması konusunda kanıtladı kendince. Biz karşı görüşdeydik hala öyleyiz ama kendisi ısrarla arzu etti kendisi yönetmeyi şimdi nereye gidiyor.  Kulübe karşı verdiği sözler var,  sorumlulukları var. Satmış olduğu hisseler için, “ ben ayrılmadan sattığım hisseleri kulübe iade edeceğim sözü var” altını 3 kere çiziyorum bunları unutmadık biz. Bu sözlerini tutmadan nereye gidiyor?

Fatih Hoca cenaze teslim aldı

H.K: Fatih Terim bütün o sistemi, fiziki yapıyı, insan yapısını, disiplin tarafı her şeyi ile beraber o takımın başına gelmiştir. Bunu getirdiği için haddimi aşmayayım ama Ünal Aysal’ın şükretmesi gerekir. Fatih hocanın neyi teslim aldığını vicdan sahibi herkes biliyor. Yerlere yatmış bir futbol takımı, disiplinsiz bir Florya ortamı disiplin yok karşılıklı sevgi yok hatırlayın o günleri.  Seçimden önceki günleri ligde 8. Sıradaydık. O cenazeyi Fatih hocadan başkası kaldıramazdı. Bunlar unutuldu. Zannediyorum biraz Adnan Polat’da unuttu bunları.

Fatih Terim’in kafasını kestiler

H.K: Ünal Aysal bir kulüp başkanı olarak esmalı görülmemiş bir hataya imza attı. Her şey doğru giderken, 2 sene takımı şampiyon etmişken, daha ligler yeni başlamışken, 6. haftada ani bir kararla yani mesaj olayları falan söylemeye bile utanıyorum komik bir takım şeylerle hocaya ulaşamadım diyerek Galatasaray ananelerine uygun değil diyerek arkadaşlarını topladı ve Fatih hocanın kafasını kesti.

Mancini Türkiye’de kalıcı olsa otelde kalmaz

Soru: Mancini’yi başarılı buluyor musunuz?

H.K: Evet başarılı bir hoca dünya çapında bir hoca ama insan bir sorar “ben nasıl bir yere geliyorum. Buranın futbolcu yapısı nedir? Psikoloji nedir? Bunları sormadan etmeden ben evet demem. Onunda bir profesyonel olarak evet dememesi lazımdı. O geldi cazip teklifin etkisinde kaldı. Galatasaray,  Türkiye’nin en önemli markalarından birisi. Bugün onun sıkıntısını çekiyor.  Yalnız bir şey dikkatimi çekiyor onun da önemle altını çiziyorum. 2 ay oldu  Mancini geleli hala otelde kalıyor. Yorumunu ben herkese bırakıyorum. Bu iki şeyi ifade eder. Birincisi havayı kokluyor burada benim geleceğim var mı yok mu diye şimdi yerleşmeyeyim diyor. Kimse bana çıkıp yer bulamadık, ev beğendiremedik demesin sakın. Zannediyorum sahil yolunda kulübe yakın bir yerde bir otelde kalıyor. Kalıcı bir yer değil dimi. Bu adamın ailesi var. Onların da Türkiye’ye gelmesi gerekmez mi? Türkiye de 3 yıl kalacak bir hocanın 2 ay olmuş hala otelde kalması mantıksız değil mi?

Aysal, lütfedip davet etmeli

Soru: Aralık ayının 2 haftasında Divan Kurulu yapılacak. Fatih hoca geçen ay katılmamıştı. Bu ay katılırsa ayrıldıktan sonra Ünal Aysal ile ilk kez bir araya gelecekler. Sizce bu buluşma gerçekleşir mi?

H. K: Hiç zannetmiyorum ama Sayın Ünal Aysal Başkan lütfedip,  bir divan kurulu üyesi olarak Terim’i davet ederse belki nezaketen gelebilir. Sizce Ünal Aysal böyle bir şey yapabilir mi? Bence yorumsuz Aysal böyle bir şey yapamaz.

Galatasaray’ın Kuyt gibi oyuncusu yok... Şampiyonlukta Fenerbahçe en güçlü aday

Soru: Sizce bu sezonun en güçlü şampiyonluk adayı kim?

H.K: Fenerbahçe. Biraz futboldan anlayan insan bunu görür. Nasıl mücadele ettiğini görüyor musunuz takımın. 4 kere 90. Dakikadan sonra maç alınır mı? Görüyorsunuz zaten Kuyt’ın haline bakın öyle bir mücadele veriyor ki kendini yırtıyor. Bir saniye durmuyor adam ya. Var mı bizde böyle oyuncu?

Drogba artık gevşek davranıyor

Soru: Galatasaray’da da Drogba, Sneijder gibi dünya yıldızları var ama….

H.K: Drogba önemli işler yaptı ama şimdi gevşek davranıyor. O hırs, o mücadele yok. İzliyoruz işte. Burada Fenerbahçe’yi övmeye gerek yok. Mal ortada ama yapmayın örnek alın hiç olmazsa.

Sen kendi işine bak sanane Fenerbahçe’den

Soru: Basın sözcüsü Şükrü Ergün, “Bizim önümüzü kesmeye çalışıyor ama başarımız engelleyemeyecekler” açıklaması vardı. Sizce kim ve neden Galatasaray’ın başarısını engellemek istiyor?

H.K: Belki de beni kastediyor. Zora düşmüş yöneticiler kendi aynalarına baktıklarında boşluk gördükleri zaman bir yerlere tutunmaları lazım. Popülizm yapmaları lazım en azından kızgın taraftarlarına, “Helal olsun bak ne güzel laf oturttu” dedirmek lazım. Siz bırakın Şükrü Ergün’ü, yeni bir hevesle o 2004’de rahmetli Özhan Canaydın yönetiminde de vardı o kardeşimiz. O zaman rahat konuşma zemini bulamıyordu, şimdi konuşuyor. Yanlış konuşuyor ama gerek yok.  Sen kendi işine bak sanane Fenerbahçe’den.