Futbol

"İmza parası nedir? Messi'yi mi aldık?"

03 Nisan 2018 Salı 11:44 - Son Güncelleme 03 Nisan 2018 Salı 13:04

Spor Toto Süper Lig'de kötü günler yaşayan ve küme hattında yer alan Gençlerbirliği'nde eski yönetici Arda Çakmak, Mayıs ayında yapılacak olan genel kurul öncesi adaylık süreci ile ilgili açıklamalarda bulundu.

Menajerlerin tavsiye ettiği futbolcuların transfer edildiğini öne süren Çakmak, "İstifa ettiğimizde alınan yabancılara verilen imza parası 1 milyon Avro'nun üzerindeydi. İmza parası nedir? Bir Messi mi, bir Ronaldo mu aldık? Niye imza parası verdik? Alınan oyuncuların kariyerleri belli ve biz ikinci ligden gelen oyuncuya dahi imza parası verdik" dedi.

Babasının 1982-88 yılları arasında Gençlerbirliği’nde yöneticilik yaptığını ve kendisinin de 1982 yılından beri Başkent ekibinin taraftarı olduğunu kaydeden Arda Çakmak, kulüpte bazı şeyleri iyi gitmediğini dile getirdi.

İlk gittiği maçın Gençlerbirliği ile Düzcespor arasında oynandığını ifade eden Çakmak, "O dönem Gençlerbirliği 2'nci Lig'deydi. 3 gol attık ama kaç gol yediğimizi inanın hatırlamıyorum. O günden bu güne her zaman bu kulübün taraftarı olarak, delege olarak içinde oldum. 2001 yılında İlhan Bey Asaş'ı aldığı zaman beni ikinci başkan yaptı. Yöneticilik kariyeri olarak 2017 yılına kadar kulübün içinde olan biriyim. İlhan Bey ile yaklaşık 16 sene beraberdik. Murat Beyle yaklaşık 7 ay beraber çalıştık'' dedi.

"Kulüpte bazı şeyler iye gitmiyor"

Gençlerbirliği Spor Kulübü'nde şu anda bazı şeylerin iyi gitmediğini ifade eden Çakmak, şunları söyledi:

"Biz de bunları gördüğümüz için istifa ettik. Neydi iyi gitmeyen şeyler, bir kere Gençlerbirliği Kulübü dışarıda iki konuda isim yapmış bir kulüptü. Bir alt yapısı, 2 maddi gücü. Yani kasasındaki para. Bizim istifa ettiğimiz gün itibarıyla konuşuyorum, yaklaşık olarak 7 ay içinde kulübün parası %60, %70 harcandı. Bunun yanı sıra, alt yapımızın durumu ortada. Eskiden Gençlerbirliği alt yapısı 4-5 direkt oynayan oyuncuyu üst tarafa verirdi ve satardı. Şu anda gerek yabancılarımız, gerek alt yapıdan yetişen yerlilerimize bakarsanız, Gençlerbirliği’nin durumu net ortada. Benim bildiğim takımın 11'in de alt yapıdan yetişen Ahmet ve Uğur dışında oyuncumuz yok. Yabancılarımıza sezon sonu biri talip olacak, oda tartışmaya açık. Bunları gördüğümüz için ve o gün bunları Murat Beye anlattığımızda ikna edemediğimiz için kalıp daha fazla zarar vereceğimize dışarıya çıkalım dışarıdan bu ikazları yapalım dedik. Bu nedenle ben ve üç arkadaşım istifa ettik. İstifa ile beraber dışarıdan çeşitli ikazlar yaptık kulübe. Bir kısmına uyuldu, bir kısmına hiç uyulmadı göz ardı edildi. Bu gelişmelerden sonra karar aldık ve yönetime talip olduk.''

"Bir yıl sonra kulübün kasasında ne kadar para kalacağı belli değil"

Çakmak, Gençlerbirliği'nde sistem ve kulüp yönetimi olarak yanlışlar olduğunu savunarak "Ahmet gelir ben giderim, Murat Bey gelir başkası gider. Bu hiç önemli değil. Bizim İlhan Bey ile de çok tartıştığımız noktalar olurdu. İlhan Beye gider doğruları inandığımız şeyleri anlatırdık, Allah var dinlerdi. Uyardı uymazdı ama dinlerdi. Uyduğu da olurdu uymadığı da olurdu ama dinlerdi. Biz şu anki yönetim anlayışında bunu görmüyoruz" dedi.

Doğruları anlattıkları zaman kimsenin dinlemediğini kaydeden Arda Çakmak, şöyle devam etti:

"Bırakın tartışma ortamını yapılması istenen şey Gençlerbirliği'nin kurumsal yapısını kurtarmak. Bu kulüp yıllarca İlhan Bey sayesinde alt yapısı ve parasıyla övündü. Bütün Türkiye Gençlerbirliği'ni böyle tanıdı. İkisi de gidiyor şu anda elimizden. Bu hızla giderse bir yıl sonra kulübün kasasında ne kadar para kalacağı belli değil. Belki de borçlanacak, belki de hayatında ilk defa bankadan kredi kullanacak kulüp, İlhan Beyden sonra tarihinde ilk defa. Biz bunlara karşıyız. Bizim şahıslarla kişilerle bir problemimiz yok. Bizim şuan ki mevcut yönetimin yönetim anlayışıyla bizim problemimiz var ve bunun düzeltilmesi lazım. Gençlerbirliği'nin bu yolda düze çıkması lazım. Bizim tek düşüncemiz bu" şeklinde konuştu.

"Ligin sonunda nerede olacağımız belli değil ve garantimizde yok"

Arda Çakmak, "yönetimdeyken yapılan yanlışlarla mücadele edemediniz mi?" sorusunu ise İlhan Cavcav ile olan bir anısını anlatarak yanıtladı. Çakmak, şunları dile getirdi:

"Birgün yönetime geldi o zamanlar sağlık durumu iyi. Yaklaşık 7 yıl önceydi. "Bize hafta sonu işim var yönetimi perşembe günü yapalım" dedi. Kimseye de bahsetmedi. İki yönetici ve hocamızı yanına alarak hafta sonu Brezilya'ya gitti iki oyuncu seyretmeye. Düşünebiliyor musunuz Ankara'dan Brezilya'ya gidiyor. Yol sadece 20 saat. 20 saat gitti 20 saat döndü iki oyuncuyu seyretmeye gitti geldi ve yönetim toplantısında bize ne yaptığını anlattı. Bu transferleri yaptığımız zaman Gençlerbirliği başarılıydı. Ama ne oldu? İlhan Beyin sağlık problemleri başladıktan sonra, transferlerin çoğunu menajerlerin tavsiyesi ile yapmaya başladı. Rahmetlinin çok meşhur bir lafı vardı; 'menajerler beni öptü' diye hatırlayın. Şimdi öpülmeye başlandık. Alınan yabancılara bakın. Bizim yönetimde Murat başkandan beklentimiz buydu. Biz genciz gideriz takip eder geliriz. Gidildi ve gelindi de. Fakat alınan hiçbir oyuncuya gidilmedi ve belki de bir tanesi seyredilmiştir. 10-15 defa yurt dışına gidildi gelindi ama hiçbiri alınmadı."

"İmza parası nedir? Bir Messi mi, bir Ronaldo mu? Niye imza parası verdik?"

Menajerlerin tavsiye ettiği futbolcuların transfer edildiğini öne süren Çakmak, transferlerde "imza parası" ödenmesine tepki gösterdi. Arda Çakmak, sözlerini şöyle sürdürdü:

"İnanır mısınız bizim istifa ettiğimizde alınan yabancılara verilen imza parası 1 milyon Avro'nun üzerindeydi. İmza parası nedir? Bir Messi mi, bir Ronaldo mu aldık? Niye imza parası verdik? Alınan oyuncuların kariyerleri belli ve biz ikinci ligden gelen oyuncuya dahi imza parası verdik. Biz bunların yanlış olduğunu söyledik ve anlattık Murat başkana. Yönetimde bunları söylemeye çalıştık. Bu takım iyi olsun güzel yerlere gitsin. Yoksa bizim tek kaygımız Gençlerbirliği. Biz arkadaşlarımızla istifa ederken başkan ve başkanvekilinden sonra üst düzey yöneticiydik ve hiç kimseyle de bir problemimiz yoktu. Hiçbir şey yapmayıp düz yönetici gibi maçlara gidip gelip yorum yapmasaydık kimse bize karışmazdı. Ama biz yanlışı gördüğümüz için bu yola çıktık. Bunlar için ne yapılabilir? Gençlerbirliği'nin yıllarca futbol oynamış bir sürü oyuncuları var. Bunlardan güzel bir scout ekibi kurarsınız. Bir senede menajere ödediğimiz paranın onda biriyle bu çocuklar yurt dışında 30 maç seyrettirirsiniz. Bunları yapmak için biz bu yönetime girdik. Murat Beyle bunları bizler defalarca paylaştık. Ama yine bir sarmal geldi kulübün içine, dediğim gibi alınan yabancılar ortada, harcanan paralar ortada ve şu anki puan durumumuz ortada. Bu sene Allah göstermesin ve inşallah öyle bir şey almaz da iyi bir yerde bitiririz. Düşmeyiz ve öyle bir şey düşünmek bile istemiyorum. Ama bu kar, emeğe ve harcanan paralara rağmen bu takımın buralarda olması hepimizi üzüyor. Şu anda sondan üçüncüyüz. Ligin sonunda nerede olacağımız belli değil ve garantimizde yok.''

"Taraftarlardan tek isteğim var; sonuna kadar takıma sahip çıksınlar"

Gençlerbirliği camiasına da seslenen Arda Çakmak, "Her şeyden önce taraftarlardan tek isteğim var. Sonuna kadar, son maçımıza kadar kulübe, hocaya ve oyuncularımıza sahip çıksınlar. Bu kulübün başına gelebilecek olan en kötü şey, küme düşmesidir. Hiçbir kimse bunun altından kalkamaz'' dedi.

İLGİLİ VİDEOLAR

Sıradaki Haber
Üst kutu 6
Yükleniyor lütfen bekleyiniz