İngiltere Premier Lig'de Liverpool, en yakın takipçisi Manchester City'nin 22 puan farkla önünde liderliğini sürdürüyor. Liverpool şu ana kadar çıktığı 25 maçın 24'ünü kazandı. Son 10 haftada rakip filelere 23 gol bırakan Kırmızılar, bu maçlarda sadece 1 gol yedi.

Liverpool'un bu başarısında aslan payı tabii ki Jürgen Klopp'un. Göreve geldiği 2015 yılında, "Burada en az 5 yıl kalırsak mutlaka 1 şampiyonluk yaşarız" diyen Klopp, 5. senesinde sözünü yerine getirecek gibi görünüyor. Peki Liverpool'da neleri değiştirdi?

Klopp zorlu bir yolun sonunda Avrupa'nın en iyi takımını ortaya çıkardı. Ancak bu yolda 3 final kaybetti ve tarihin en iyi 'ikincisi' olarak Manchester City'nin şampiyonluğunu izlemek zorunda kaldı. Göreve geldiğinde Liverpool ligde 10. sırada yer alıyordu. Kısıtlı bir kadrosu vardı ve camia şampiyonluğa olan inancını neredeyse yitirmişti.

Klopp'un Liverpool'da değiştirdiği ilk şey de işte bu oldu. İlk senesinde West Bromwich ile oynanan maç, 90+5. dakikada attıkları golle 2-2 bitmiş ve Liverpool 1 puan kazanmıştı. Klopp o maçın sonunda büyük bir sevinç yaşamış, beraberliği de futbolcularıyla tribüne giderek kutlamıştı. Ancak amacı, 1 puanı kutlamak değildi. 2005'ten bu yana unuttukları 'geri dönüş kültürünü' yeniden hatırlatmaktı. Liverpool asla yenilgiyi kabul etmemeliydi.

Klopp daha sonra kadroya kritik dokunuşlarda bulundu. En önemli dokunuş tartışmasız Van Dijk transferiydi. O gelene kadar maç başına 1.2 gol yiyen Liverpool, Hollandalı'dan sonra maç başına 0.6 gol yemeye başladı. Klopp, Karius'un hatalarına daha fazla dayanamadı ve Roma'dan Alisson'u transfer etti. Brezilyalı kaleci için 65 milyon Avro'ya yakın bonservis ödeyen Klopp, bir Napoli maçından sonra şunları söyledi: "Bu kadar iyi olduğunu bilseydim 2 katını öderdim."

Klopp'un en riskli ancak sonuca en olumlu etki eden hamlelerinden bir tanesi de Coutinho'nun satışına onay vermek oldu. Takımın yıldızı ve 10 numarasıydı. Ancak Coutinho'nun varlığı, Klopp'u çift 6 numara ile oynamaya zorluyordu. Brezilya ayrıldıktan sonra 4-3-3'e geçiş yapan Klopp, iki 6 numaradan bir tanesi olarak kullandığı Henderson'u da derin oyun kurucu yaptı. Sonuç ise; kusursuz işleyen orta saha ile ligin en iyisi haline gelen Henderson oldu...

Salah-Mane-Firmino üçlüsünü nasıl kullanması gerektiğini iyi bilen Klopp, birkaç yıl önce İskoçya liginin orta sıralarında oynayan Robertson ve akademiden yetişen Trent Alex-Arnold'dan da dünyanın en iyi beklerini çıkardı. Bunlar da Alman hocanın ustalık eserleri oldu!

Saha içi dokunuşlarını yaparken hep çok iyi yardımcılara sahipti. Çünkü onları da kendisi belirledi. Uzun süre Zeljko Buvac'la birlikte olan Klopp daha sonra analizci Peter Krawietz ve idmanların patronu Pep Lijnders ile yola devam etti. Ayrıca Bayern'den diyetisyen Mona Nemmer ve fitness koşu Andreas Kornmayer'i aldı. Taç antrenörü Thomas Gronnemark ile çalışması ise devrim niteliğindeydi.

Burada Pep Lijnders'a bir parantez açmak lazım. Tottenham'la oynanacak Şampiyonlar Ligi finalinden birkaç gün önce Benfica B Takımı ile anlaşmış, Benfica'yı Tottenham'ın taktiklerini anlatarak sahaya sürmüş ve finalin adeta provasını yaptırmıştı. Sonuç: Şampiyonluk oldu! İşte bir teknik adamın başarısı için ekibin ne kadar önemli olduğunu gösteren en net örnek!

Klopp, Dortmund'daki heavy metal futbolunu Liverpool'da organize bir kaosa çevirdi. O, çalıştığı tüm oyuncular tarafından çok sevilen, ideal bir lider-teknik adam. Liverpool'a yaptıkları, saydıklarımızdan tabii ki daha fazla. Aynı şekilde Liverpool'da yapacakları da... Futbolun gülen yüzü Klopp, Liverpool'da tarih yazmaya artık çok yakın...