Diğer Sporlar

Kadınlar Türk spor tarihine adlarını yazdırdı

07 Mart 2017 Salı 12:22 - Son Güncelleme 07 Mart 2017 Salı 12:29

Geçmişte elde ettiği başarıların yanı sıra 2016'da da birçok ilke imza atan kadınlar, Türk spor tarihine adlarını altın harflerle yazdırdı.

1936 Berlin Olimpiyatları'na katılarak bir ilki başaran Halet Çambel'in açtığı yoldan devam eden kadınlar, geçen sürede elde ettikleri başarılarla Türk sporunun gururu oldu. Eskrim dalında milli formayı giyerek, olimpiyatlara katılan ilk Türk kadın sporcu olan Çambel'in ardından Türk spor tarihi, birçok farklı branşta kadın sporcuların başarılarını yazdı.

Yaz ve kış olimpiyatlarıyla paralimpik oyunlarında bugüne kadar 243 kadın sporcu, ay-yıldızlı formayı giydi. 2016 Rio Olimpiyatları'nın yanı sıra kadın sporcular, geçen yıl uluslararası organizasyonlarda önemli başarılara da imza attı.

Brezilya'nın Rio de Janeiro kentinde, 5-21 Ağustos'ta yapılan 2016 Olimpiyat Oyunları'nda bronz madalya kazanan milli tekvandocu Nur Tatar, Türk kadınını gururlandırdı. Nur, kafilede madalya kazanan tek kadın sporcu oldu. Kadın milliler, Rio'da elde ettikleri "ilkler" ile de tarihe geçti.

Milli sporcu İrem Karamete, eskrime getirilen kota uygulamasından sonra bu branşta olimpiyatlara katılma hakkı elde eden ilk Türk sporcu oldu. Kadınlar flöre kategorisinde mücadele eden İrem, aynı zamanda 1984 Los Angeles Olimpiyatları'nın ardından 32 yıl sonra olimpiyatlarda yer alan ilk milli eskrimci unvanına ulaştı.

Kanoda ay-yıldızlı formayı terleten Letonya asıllı Lasma Liepa, olimpiyatlarda bu branşta yarışan ilk milli sporcu olarak tarihe geçti. Yaşının büyük olması gerekçesiyle ülkesi tarafından milli takımdan çıkarılan Lasma, ay-yıldızlı formayı tercih etti.

Teniste Çağla Büyükakçay, olimpiyatlara katılma hakkı kazanarak büyük bir başarıya imza attı. Çağla, olimpiyatlarda milli formayı giyen ilk Türk tenisçi olmasının yanı sıra geçen yıl ABD Açık'ta tur atlayarak bunu başaran ilk Türk kadın sporcu unvanını aldı. Çağla ayrıca, İstanbul TEB BNP Paribas'ı zirvede bitirerek WTA turnuvalarında şampiyonluk yaşayan ilk Türk tenisçi unvanını kazandı.

Şahika, su altında en derine indi

Geçen yılın bir diğer "ilki" Şahika Ercümen'den geldi. Milli dalışçı, Antalya'nın Kaş ilçesinde Değişken Ağırlıklı Paletli alanında 110 metreye dalarak Dünya Sualtı Aktiveteleri Konfederasyonu (CMAS) onaylı yeni bir dünya rekoru kırdı ve böylece su altında en derine inen insan unvanını aldı. Şahika, Değişken Ağırlıklı Paletsiz kategorisinde 93 metreye dalarak iki gün arayla ikinci bir rekora imza attı.

2016 Rio Olimpiyatları'na katılan Tutya Yılmaz, Göksu Üçtaş'tan sonra olimpiyatlara giden ikinci cimnastikçi olarak tarihe geçti.

İlke Özyüksel ise atıcılık, eskrim, serbest stil yüzme, binicilik ve koşudan oluşan, 5 yarışı içeren modern pentatlonda kota alarak, tarihe adını yazdırdı. 19 yaşındaki İlke, bu dalda olimpiyatlara kota alan ilk Türk sporcu oldu.

Ukrayna asıllı milli yüzücü Viktoria Zeynep Güneş de kadınlar 100 ve 200 metre kurbağalama ile 200 ve 400 metre karışık branşlarında olimpiyat A barajını geçerek, bunu başaran ilk Türk sporcu unvanını aldı.

Paralimpik oyunlara kadın sporcu damgası

Kadın sporcular, 2016 Rio Paralimpik Oyunları'nda Türk sporuna "altın" çağını yaşattı.

Milli takımın Rio'daki ilk altın madalyası, milli halterci Nazmiye Muratlı'dan geldi. Kadınlar 41 kiloda mücadele eden milli sporcu, 104 kiloluk kaldırışıyla dünya rekoru kırarak altın madalyaya ulaştı. Nazmiye, 2012 Londra Olimpiyatları'nda da dünya rekoru kırarak şampiyon olmuştu.

Golbol Kadın Milli Takımı, 2016 Rio Paralimpik Oyunları'nda altın madalya alarak, oyunlar tarihinde Türkiye'ye takım sporlarındaki ilk şampiyonluğunu getirdi. Sümeyye Özcan, Buket Atalay, Gülşah Düzgün, Seda Yıldız, Sevda Altunoluk ve Neşe Mercan'ın forma giydiği milliler, adlarını Türk spor tarihine altın harflerle yazdırırken, milli sporcu Kübra Korkut, masa tenisi tek kadınlarda gümüş madalyanın sahibi oldu.

Milli judocular Mesme Taşbağ ve Ecem Taşın ile atıcılıkta Ayşegül Pehlivanlar da bronz madalya kazanarak, Türkiye'nin başarısına katkıda bulundu.

Nazmiye Muratlı: "Her şeyden önce branş ayrımı yapılıyor"

Dünya rekortmeni ve paralimpik oyunları şampiyonu halterci Nazmiye Muratlı, AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, "Gerek spor, gerek iş, gerekse ev hayatında ülkemiz kadınının formunu kimse yakalayamaz. İnanmak başarmanın yarısı. Her işe 'Allah'ın izniyle.' diyerek, kendime inanarak başlıyorum. Başarı da inanç ve çok çalışmakla geliyor." ifadelerini kullandı.

Birçok alanda olduğu gibi sporda da kadın-erkek ayrımı yapıldığını belirten Nazmiye, şunları kaydetti:

"Her şeyden önce branş ayrımı yapılıyor. Futbolu düşünün, futbola yapılan yatırım hiçbir branşa yapılmıyor. Aynı şekilde engelli branşlarla diğerleri arasında da büyük ayrım var. Haksızlık önlenecekse önce buralarda önlensin. 2012 Londra Olimpiyatları'nda engelli branşlar bir altın kazandı, diğerleri kazanamadı. 2016'da onlar bir altın kazandı, biz 2 altın aldık. Biz de onlar kadar değer görmek istiyoruz. Taha Akgül'e gösterilen ilgi, neden Beytullah Eroğlu'na gösterilmesin, neden Nazmiye Muratlı'ya gösterilmesin?"

Kadına şiddetin her geçen gün arttığını dile getiren Nazmiye, "Temele dikkat etmek gerek, çocukları yetiştirirken onlara verdiğiniz mesajlar çok önemli. Benim kayınpederim, kocamı, 'Eşini incitmeyeceksin, inciteceksen hiç evlenmeyeceksin, bunları yaparsan kız kardeşin gözünün önüne gelsin, onu incitseler ne hissedersin.' diyerek yetiştirmiş. Bu terbiye çok önemli." diye konuştu.

Nazmiye Muratlı, tüm kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü kutladığını sözlerine ekledi.

Nur Tatar: "Daha çok çalışmak, daha çok istemek gerekiyor"

Olimpiyat üçüncüsü tekvandocu Nur Tatar ise Türk kadınının güçlü olduğunu, bunu göstermesi için çok çalışması gerektiğini vurguladı.

"Başarının sırrı çok çalışmak." diyen Nur, sözlerini şöyle sürdürdü:

"2012 ve 2016'da aldığım olimpiyat madalyalarıyla Türk kadınının gücünü, tüm dünyaya gösterdim. Gönül isterdi ki kafiledeki tüm kadın sporcu arkadaşlarım da madalya alsın. Daha çok çalışmak, daha çok istemek gerekiyor. Güçlü bir ülkemiz var ancak ülkemizde yaşanan kadın cinayetleri, kadına şiddet olayları beni çok üzüyor. Bu olaylarda en büyük cezanın verilmesini istiyorum. Kadına ve çocuklara karşı işlenen suçlar affedilmemeli. Şiddet ve zulüm bitmeli. Bu olaylar Türkiye'ye, Türk insanına hiç yakışmıyor."

Nur Tatar, sporda kadın-erkek ayrımının yapılmadığını, kadınların da erkekler kadar başarılı olduğunu belirterek, tüm kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü kutladı.

Çağla Büyükakçay: "Türk kadınını temsil ettiğim için gururluyum"

Milli tenisçi Çağla Büyükakçay da geçen yıl birçok ilke imza attığını belirterek, "Bunların hepsi disiplinli ve uzun süreli çalışmalarla başarıldı. Her sporcu gibi özverili çalışmaya gayret gösterdim. Türk tenisine daha fazla ilkler kazandırmak istiyorum. 2016'daki ilklerin ödülü olimpiyatlar oldu. Bunlar Türk tenisi adına güzel şeyler. Türk kadınını başarıyla temsil ettiğim için gururluyum." değerlendirmesinde bulundu.

Sıradaki Haber
Çek gönder yayınlansın
Yükleniyor lütfen bekleyiniz