İspanya'da 1. ve 2. futbol liglerindeki kulüpleri temsil eden Profesyonel Futbol Ligi (LFP) kurumunun başkanı Javier Tebas, "Barcelona La Liga'dan çıkacaksa çıksın. Elbette bundan parasal anlamda kayıplarımız olur ama İspanya sadece ekonomi demek değildir" dedi.

Avrupa ligleri ve İspanya Birinci Futbol Ligi (La Liga) ile ilgili görüşlerini Madrid'deki yabancı basın mensuplarıyla paylaşan Tebas, Katalonya'daki bağımsızlık yanlısı girişimlerin Barcelona Kulübü'nü La Liga'nın dışında bırakma riskiyle ilgili yöneltilen soruya şu ifadeleri kullandı:

"Böyle bir olasılık olduğunu düşünmüyorum. Katalonyasız İspanya olacağına da inanmıyorum. Zaten seçimlerden sonra gördük, halkta yeterli çoğunluğa da sahip değiller ama buna rağmen eğer Katalonya bağımsızlık ilan ederse otomatik olarak tüm Katalonya kulüpleri La Liga'nın dışında kalır. İspanya'daki yasalara göre sadece Andorra kulüplerinin İspanyol liglerinde oynamasına hak tanınıyor. Sayın Başbakan'a da söyledim. Eğer Barcelona La Liga'dan çıkacaksa çıksın. Elbette bundan parasal anlamda kayıplarımız olur ama İspanya sadece ekonomi demek değildir."

La Liga'yı Avrupa'nın NBA'i yapmak için çalıştıklarını söyleyen Tebas, "En iyi futbolcular Avrupa'da İngiltere, İtalya, İspanya, Fransa, Rusya ve Almanya'ya gidiyor. Avrupa'da futbolcu transfer pazarının yüzde 50'sini İngiliz, İtalyan ve İspanyol ligleri elinde bulunduruyor. En büyük geliri Premier Lig elde etse de çok fazla borcu var. O yüzden Avrupa'da ekonomisi en sağlam lig Bundesliga. İkinci sırada ise La Liga geliyor. Hedefimiz borcumuzu azaltarak, gelirimizi artırmak" diye konuştu.

LFP Başkanı olmasından bu yana geçen 2 yılda La Liga kulüplerinin sağlıklı ekonomilere sahip olmaları için çok ciddi değişiklikler yaptıklarını söyleyen Tebas, "Kulüplerin, İspanyol devletine borçlarını yaklaşık 400 milyon avro azaltarak geçen ay sonu itibarıyla 317 milyon avroya kadar düşürdük. Üç yıl sonra da İspanyol kulüplerinin tamamen sağlıklı bir ekonomiye kavuşacaklarını söyleyebiliriz" ifadesini kullandı.

La Liga'nın "değerini ve gelirini" artırmak için çalışmalar yürüttüklerini vurgulayan Tebas, "Maç canlı yayınlarından Premier Lig, La Liga'nın 3 katı para kazanıyor. Bunun farklı sebepleri var. Örneğin İngiltere'de 15 milyon paralı televizyon abonesi var. İspanya'da ise bu sayı 5 milyon. Neredeyse Portekiz ile aynı" değerlendirmesinde bulundu.

İnsanların futbolu sadece seyretmenin yanı sıra hissetmek istediği görüşünü de savunan Tebas, bunun için maçlarda görüntü kalitesinin daha iyi olduğu, çeşitlilik ve farklılığın ön plana çıktığı, futbolcularla daha çok röportaj yapılmasına olanak veren bir sistem üzerinde çalıştıklarını belirtti.

Ronaldo ve Messi'nin olası ayrılıklarının La Liga'ya zarar verebileceğini belirten Tebas, "En iyi futbolcuları, Ronaldo-Messi düellosunu La Liga'da tutamazsak sistemin çökme riski var ama unutmayalım ki 4-5 yıl sonra bu futbolcular olmayacak. Global bir marka olmak ve yıldız futbolcuları elimizde tutabilmek için çalışıyoruz" şeklinde konuştu.

Tebas ayrıca, sadece Real Madrid ve ya Barcelona'nın değil La Liga'daki tüm kulüplerin yurt dışında daha çok özel turnuvalara katılıp gelir elde etmeleri için de görüşmeler yürüttüklerini, son 2 yılda İspanyol takımlarının bu tip 40 maç yaptığını bildirildi.

Tebas'dan FIFA ve UEFA'ya sert eleştiri

FIFA ve UEFA ile ilgili eleştirilerini yineleyen LFP Başkanı, "FIFA 30-35 yıldır aynı insanlar tarafından yönetiliyor ve uzun zamandır yolsuzluklar yapıldığı da bir gerçek. FIFA, tehdit ederek çalışıyor. FIFA'da olan futbol endüstrisinin kültürel çatışmasıdır. UEFA'da da aynı şeyler var. Yeni bir nesil, yeni bir kültür, sistemde radikal bir değişim gerekiyor. Bu kurumların başlarında olanlar sistemdeki değişikliği kendileri yapmak istiyor. Ya çok akıllılar ya da çok aptallar ama her iki olasılıkta da değişimi yönetemezler" diyerek sözlerini tamamladı.