Futbol

Mustafa Cengiz'den çarpıcı açıklamalar

04 Eylül 2018 Salı 22:21 - Son Güncelleme 05 Eylül 2018 Çarşamba 01:33

Galatasaray Başkanı Mustafa Cengiz, TRT Spor'a konuk olarak merak edilenleri yanıtladı.

İşte Mustafa Cengiz'in açıklamaları.

Galatasaray sevgisinin nereden geldiğini ben de bilmiyorum. Bir aşı yaptılar sanki. Antep'ten gelen bir sevgi var. Antep tarafında herkes Galatasaraylıydı. Adana, Antep, Urfa, Diyarbakır... Buralar hep Galatasaraylıdır. Kendimi bildim bileli Galatasaraylıyım. Ben doğruları söylediğim sürece Galatasaray başkanıyım, yalan söylediğim anda başkan değilim.

“Taraftar bırak derse...”

7 ay geçti başkan olalı. Bir insan kendisinin yettiğine inanıyorsa bitmiştir. Eğer bir insan bir noktaya geliyorsa ve gelebileceği en yüksek nokta o ise bundan sonra yetmez artık. Bir kademe üste çıkmaya ister. Bulunduğunuz nokta asla size yetmemeli. Başkanlığa adaylığımızı koyduğumda belki de şartlar öyle gelişti. Başkanlığı düşünmüyordum ama başka aday çıkmadı ve başkan oldum. Tepki oyları bana tercih oyları olarak döndü. Son aldığımız oyların %80'i tercih oylarıydı. Ben mücadelemi bırakmam. Eleştiriler de olabilir tabi ama ben asla siperi terk etmem. Genel Kurul ve taraftar bırak derse ancak o zaman siperden çekilirim.

“Döviz kurunu unuttular”

Bir forvet transferi olmadı diye taraftar ülkedeki döviz kurunu unuttu. Bu güzel bir şey bir yanda. Takımı ne kadar umursadıklarını gösterir. Tepkileri anlayışla karşılıyorum. Beni koruyan taraftarın aynı şekilde tepki göstermesini de anlayabiliyorum.

Emre Akbaba transferi

Bizde transfer, sahaya diziliş hepsi teknik ekibin kararıdır. Teknik ekip, Emre Akbaba'yı istedi, bizden talep etti. Hasan Başkan ile Kulüpler Birliği toplantısında görüştük. Futbolcu ile ben hiç görüşmedim, sadece imza töreninde tanıştım. Galatasaray'da başkan futbolcu transferine hiçbir zaman karışmaz. Alanyaspor'un istediği teklif 7 milyon euro idi. Bizim açılış bütçemiz zaten sıfırdı. Anca sattığımız kadar alabilirdik. Alsak bile oynatamazdık. Süper Lig'de oynatırdık ama Şampiyonlar Ligi'nde oynatamazdık. Bizim asıl hedef tabii Şampiyonlar Ligi. 7 milyon olunca hayır dedik. Ardından futbolcu satacağımıza emin olduğumuz için 2.5 milyon euro teklif ettik. Hasan başkan bu teklife bozuldu. Sonra 3 milyon euroya kadar çıktık ama yine olmadı. Futbolcu, bizde olmak istediğini açık açık söyledi. Sosyal medya hesabından bile duyurdu. Bu arada değerli rakibimiz, Nagatomo'da da olduğu gibi devreye girdi. Aynı rakibin Nagatomo için 4.5 milyon euro önerdiği söyleniyor, ama biz görmedik. Neyse, taraftar çok istedi Emre'yi. Taraftarın da isteği ile Emre'yi 4 milyon euro bonservis karşılığında aldık.

“Bu transfer prestij işine dönmüştü”

Emre'nin bizim yerine rakipte olduğunu düşünün. Daha fazla maaşa oynuyor, daha çok paraya oynuyor. Forvet alamadık diye bizi idam eden taraftar, Emre gelemeseydi ne yapardı? Emre transferi bizim için artık bir prestij işine dönüşmüştü. Marjinal anlamda bir metanın değeri öyle bir artar ki önemli olan sivil prestijdir. NEF transferde çok yardımcı oldu ama NEF olmasa da bu transferi yapardık. Çok önemli bir transferdi bizim için.

“Gomis'in kendisi gitmek istedi”

Gomis ile hayatımda 2-3 kez görüşmüşümdür. Bir kere asansörde karşılaştık, tanımadı beni. Normaldir ama beni pek görmez. Soyunma odasına inmem ben. Florya'ya da gitmem. Gomis ile ilgili her şeye teknik heyet karar verir. Gomis'in kendisi gitmek istiyordu. Teknik heyet zorla göndermek istemedi. Bu gitsin, bunu istemiyoruz diye bir şey olmadı. Gomis ile menajeri olduğu belirtilen Mendy, ya sözleşmemi uzatın zam yapın ya da beni gönderin diyor. 33 yaşına gelmiş birisi için Galatasaray'ın menfaatlerini düşünmek zorundayım. Gitmek isteyen Gomis'in kendisi. Gomis'in sözleşmesinde 25 gol atarsa sözleşmesi uzar diye bir madde yok.

Gomis ile Muslera arasında bir kavga yaşanmadı. Yanlış anlaşılmış olay, öyle bir şey yok. Gomis sanırım gol kralı. Bazıları kıyas göstermekte kendisine göre haklı olabilir. Menajerleri ücretini arttırmak istedi. Sevgili Fatih hocamız bizim için çok değerli. Biz onun dediklerine bakarız.

“Modeste, Florya'ya gelmiş”

Modeste, Florya'ya gelmiş. Modeste olayını ilk duyduğumda transferin bitmesine 2-3 gün kalmıştı. Duyduğumda ben de araştırıyorum bir taraftar gibi. Hukuki bir sorun olduğunu söylediler. Hukuki sorun olduğunu öğrendiğimde hemen müdahale ettim. Biz de yarı hukukçu sayılırız. Baktığımızda çok büyük bir tehlike gördüm. 25-30 milyon euroluk bir tehlike. Çin kulübü ile iki sözleşme yapmış. Hizmet sözleşmesi ve imaj sözleşmesi. Drogba olayında hizmet sözleşmesi ve imaj sözleşmesi farkı vardı. Birini fesih ederse diğerini de edebiliyordu. Modeste de bu yoktu. Rusya'dan ve Almanya'dan 6'ya yakın takımın ilgilendiğini gördük. Bunlar imzalamamış. Bize ardından bir mektup geldi. Futbolcumuz Modeste'yi transfer etmeniz halinde, antrenmana çıksa bile sizi mahkemeye veririz diyorlar. Çin kulübü bize çok ağır laflar ediyorlar. Bonservisini göremedik biz. Tek taraflı fesih hukukta bir şey anlam ifade etmez. Tek taraflı boşanamazsın. O maddeyi bize göstermediler. Bu mektuptan da şüphelendik. Garip bir mail adresiydi. Bu size mi ait diye sorduk. Evet, bu biziz. Lütfen futbolcumuz ile ilgilenmeyin dediler. Menajerleri, bilinenin aksine Gomis'in menajeri değil. Bayan bir avukatı var.

“Bunu ispatlayın, istifa ederim!”

Maicon transferinde biz zamanında girdik evrakları, sevgili Arap kardeşlerimiz girmemiş. Ahmet Çalık transferinde biz girdik, İspanyollar girmedi. Onları da bilmek lazım. Diyorlar ki Mustafa Cengiz'in troll hesapları var. Benim ücret vererek yönlendirdiğim hesabım var ise ve bunu kanıtlarsanız ben bugün istifa ederim. Ayıp, hiç hoş değil. Benim böyle hesaplarım yok. Etmezlerse bir şey demiyorum.

“Modeste konusunda riske giremezdik”

Modeste konusunda bir bakmışım TT (Trend Topic) olmuşum. Bir hukukçu kardeşimiz yorum yapmış. Galatasaray'ın tekrar ayağa kalkacağı bir sürede bu riski göze alamayız. Ben belki çok rahat olsam bu riski göze alabilirim. Bu risk %60 oranında var, %40 oranında yok. Bu riski ben dahil iki Türk kulübü daha göze alamadı. Futbolcuyu alsaydık Şampiyonlar Ligi'nde oynayacaktı.

“Ocak ayında neden olmasın?”

TFF ile Modeste konusunu görüştük. Modeste, Ocak ayında neden olmasın? Hayırlısı. Açık bir şekilde Fatih hocanın mesajı var. Geçen sezon Gomis'siz 3 maçı da kazandık ayrıca. Taraftarın isteğini ciddiye almıştık. Boş tribünlere oynamış bir takımdan hiçbir şey bekleyemezsin. İstersen Messi'yi transfer et. Modeste olursa olur. Benim temasım direkt yok ama teknik heyet gereği yapar. Şartlar Ocak ayı için müsait olursa neden olmasın. Ama mali yapıdan Galatasaray'ı riske atamayız.

“Samimiyetle söylüyorum, hata benim”

Taraftar olsam, Trabzonspor'a da 4 yemişsem transfer yapılmamasını daha ağır bir şekilde eleştiririm. Eleştirinin büyük kısmını da başkana saklardım. Hata bende. Samimiyetle söylüyorum bunu. Başkan benim. Davul benim, tokmağı da başkasına verdim. Hocamız dedi ki almada başarılıyız ama satmada değiliz. Çok haklı. Uzun yıllar sonra transferi artıda kapattık. Onu da belirteyim.

“Hocamızın hep yanındayız”

Hocamız çok yoruldu. Bugün de doğum günü. 2-3 gün dinlenmesini istiyoruz. Fatih Terim'in açıklamaları medyayaydı, yönetime değil. Bir hata varsa, bunun tek sorumlusu benim. Mevcut kadroyu kendisi seçmedi. Kadro bir inişteydi, onu yükselişe geçirdi. Sevgili hocamızdan bize gelen hiçbir talebi reddetmeyiz. Asla hocamızı yalnız bırakmadık. Olursa da bunu saklamam, beyan ederim. Hoca da saklamaz.

“Cornelıus adını duymamıştım”

Scout ekibinin 3 gün üzüntüden uyumadığını biliyorum. Ben o Danimarkalı futbolcunun (Cornelius) adını bile duymamıştım. Başkan transfere müdahale etmez.

“Milan, bizi örnek aldı”

Türk dizi, film sektörünün çok iyi tırmanıp bu noktalara geldiğini spor basınını okuyarak anlıyorum. Müthiş şeyler yazıyorlar. Kızmadan söylüyorum. O da bir show business. Çok değişik şeyler yazıyorlar gerçekten. Her attığımız adımda UEFA ile görüşüyoruz. Ceferin'in bize karşı büyük bir saygısı var. Tüm gün UEFA listesi için uğraştık. UEFA asla affetmez. Bundan emin olun. Bizim savunmamızdan feyzalan bir kulüpte oldu. Milan... Açık bir şekilde söyleyebilirim bunu herhalde. Milan'ın durumu bize göre daha kötüydü. Milan'a göre de biz daha kötü durumdayız.

“Uefa'da 50 milyon euro geliyor”

Buradan bir müjde vermek istiyorum. Taraftar diyor ya forvet yok, 0 puan ile çıkarsın. Biz planları en kötüye göre ayarlarız. En kötü ile çarpışırız, iyisi gelirse şükrederiz. Allah bir kapıyı kapatıyor, diğerini açıyor. Şampiyonlar Ligi'nden gelecek UEFA geliri harika. 40 milyon euro civarında. Tek olarak katılmamızla yepyeni bir şey çıktı. Ülkeden sadece biz katıldığımız için 10 milyon euro daha geliyor. Tabii bu gelecek parayı şimdi transferde kullanamıyoruz. FFP dışına çıktığımda Galatasaray'ı bitiririm.

“Hayaller Van Persie, gerçekler tam tersi”

Diyelim ki Ocak'ta Modeste'yi transfer ettik. Birini satmamız gerekecek onun yerine. Birini çıkartmadan diğerini alamayız. Modeste'yi yine alırız ama sadece Süper Lig'de oynatabiliriz. Galatasaray taraftarı 1.5 yıl dayanırsa salaha ulaşacaktır. Muhammed Salah'ı demiyorum ha aman yanlış anlaşılmasın. İbra deyince de Ibrahimovic anlaşılıyor. Hayaller van Persie, gerçekler tam tersi olabilir tabii.

“Taraftar Belhanda konusunda haklı ama...”

Taraftar haklı ama Belhanda, onlara cevap vermemeliydi. Onaylamadığımız davranışlar olabilir. Ama o maçta yapılan aynı harekette ise aynı karar verilmiyor. Bunları yapmayalım. Bazen tribünler küfür ediyor, hak etmediğimiz siyasi tezahüratlar yapılıyor. Biz merdiven boşluğunu doldurduk diye ceza alıyoruz.

“Kendi aramızda D Grubu diyorduk”

Kura çekiminde gerçekten komik şeyler oldu. Rakiplere gülümsemedim. Onlar da başkanları bize güldü diye yazmışlar. Tam çekiliş olurken Galatasaray çekildi. Biz D Grubu dedik kendi aramızda. Rakipler büyük ihtimal başka gruplar çekmiştir bize... Kendi kendimize D, dedik. Kameramanda yapıştı bize. Abdurrahim ne oluyor dedi. Benim gülümsediğimi görünce kahkaha attı. Yapma dedim, kamera çekiyor dedim. Abdurrahim'in gülmesine gülüyorum. Rakibi küçümseme yok.
 

Sıradaki Haber
Üst kutu 6
Yükleniyor lütfen bekleyiniz