Futbol

“Devrim değil, İstikrar”

23 Ekim 2013 Çarşamba 16:46 - Son Güncelleme 23 Ekim 2013 Çarşamba 17:16

Cristoph Daum, uzun vadeli hedeflerin peşinde koştuğunu belirtti.

Bursaspor Teknik Direktörü Cristoph Daum, Doğan Haber Ajansı’nın sorularını yanıtladı.

Bursaspor'a gelmesinin ilk nedeni olarak coşkulu taraftarı gösteren Christoph Daum, “Bursaspor benim için sadece bir mağlubiyet ya da galibiyet demek değildir. Bursaspor'u ne kadar sevdiklerini biliyoruz. Taraftarın mesajını aldık ve kesinlikle bu mesajı yerine getirmeye çalışacağız" diye konuştu.

Devrim değil, istikrar

"Teknik Direktör Ertuğrul Sağlam Bursaspor'da çıtayı yükseltti ve Anadolu devrimini gerçekleştirerek takımı şampiyonluğa ulaştırdı. Siz de yeniden bir devrim gerçekleştirmek istiyor musunuz?" sorusuna Daum, "Devrim yapmak istemiyoruz. Biz ne yapmak istiyoruz? Kesinlikle Bursaspor'u belirli bir seviyeye getirip istikrarı yakalamak istiyoruz. Bursaspor'un belirli bir yerde bulunması için bunları istikrar çizgisinde yapmak istiyoruz. Kısa zamanda devrim yapabilirsiniz ama bu kısa vadeledir. Uzun bir şey yaşamak istiyorsanız istikrarı yakalayacaksınız. Bunları Bursaspor'a vermek istiyoruz. Uzun vadeli şeyleri yaşamak ve yaşatmak istiyoruz" yanıtını verdi. 

Transfer çalışmaları

Devre arası transfer dönemine bakıldığında çok kaliteli futbolcular bulmanın zor olduğunun altını çizen Christoph Daum, "Devre arasında yapılan transferlere baktığınız zaman çok kaliteli futbolcu bulmak zor oluyor. Takviye yapabilirsiniz ama sezon başındaki gibi büyük devrim yapamazsınız." şeklinde konuştu. 

"Gerçek yaşamda cennet yoktur"

"Fenerbahçe'ye kırgınlığınız var mı?" şeklindeki soruya Daum şu yanıtı verdi:
"Hayat her zaman bir şeyleri başarabilme açısından dolu doludur. Devamlı bir beklenti vardır. Gerçek yaşamda cennet yoktur. Hayatımız boyu bu bir öğrenme dönemidir. Tüm hayatımız öğrenmekle geçer. Problemleri çözmekle geçer. Belirli taşları belirli yerlere getirmekle geçer. Kötü şeyler aldığınız zaman aklınızda kalan bir şey olduğunda önce kendime soruyorum. 'Benim elimde ne vardı, ne yaptım, neler olabilirdi?' diye kendime soruyorum. Benim kontrol edebileceğim, benim sonuçlandırabileceğim bir şey varsa onları yaparım. Diyelim ki ben değiştiremiyorum, benim açımdan güzel bir şey değil, mantıken bunları düşündüğümde doğrudur diye, acım da olsa bunları kabul ederim. O kadar güzel şeyler yaşadım ki Fenerbahçe'de. Kırgınlık orada aklıma gelmiyor. Kırgınlık benim için önemli değil. Benim için yaşanan güzel şeyler daha önemlidir. Fenerbahçe'den dönmek zorunda kaldığımda insanlardan Fenerbahçelisi, Galatasaraylısı, Beşiktaşlısı, o kadar çok telefon geldi ki. İnanılmaz bir sevgi. O yüzden bunlara da çok sevindim. Kendim bile şaşırdım. Gerçekten çok teşekkür etmek istiyorum. Burada inanılmaz şeyler yaşadım. Hangi taraftar olursa olsun bu sevgiyi gördüm. Bunlara nasıl karşılık veririm onu düşünüyorum." 

“Karakter eğitimi de önemli”

Almanya'da 20 yıl önce alt yapıyla ilgili değişim olması gerektiğini söylediklerini ve bu değişimin olduğunu belirten Daum, "Alt yapıya yönelirseniz o sonucu görürsünüz" diye konuştu.
Bursaspor’un iyi çalışan bir alt yapısı olduğunu anlatan Cristoph Daum, yetkililerle bir toplantı yapacaklarını kaydetti ve “Kulübe büyük görev düşüyor. Karakter eğitimi diye bir şey vardır. Bunları da vermemiz gerekiyor. Futbolcu çok erken yaşta medyanın karşısına çıkıyor, bunların karakter açısından da eğitilmesi gerektiğini düşünüyorum. Tecrübeme dayanarak şunu söyleyebilirim; futbolla belli bir yere gelebilir, çok yeteneklidir, fakat orada da şansa ihtiyacı olur. Ama eğer detaylı şekilde bu futbolcuyu eğitirseniz bu futbolcu çok daha farklı seviyeye gelebilir" dedi.

Daum ve Türkiye

Teknik Direktör Christoph Daum, oğlu Marcel için Almanya'da yaşayan Türk bir ailenin Filiz isimli kızlarını istedi. "Gelinimiz Filiz hanım bizi Türkiye ile daha da birleştirecek" diyen Daum, "Türkiye bizim ikinci vatanımız. Bunu hep söylüyorum. Gelinimiz Filiz hanım daha da Türkiye ile bizi birleştirecek. Filiz ve Marcel'in adına herkese teşekkür etmek istiyorum. Tebrikleri aldık" diye konuştu.
Türkiye'yi ve Türk insanını bu kadar çok seveceğini hiç tahmin etmediğini söyleyen Daum, "Rüyamda görmüş olabilirim ama bunun gerçek olacağını hiç tahmin etmiyordum. Almanya'da benim Türk arkadaşlarım oldu. Ama buraya geldikten sonra arkadaşlıkların çok farklı olduğunu gördüm. Bunun adına aşk diyebilirim. İlişkinin tamamen derinleşmesindeki olaylardan, kültürüyle, diniyle olsun onlarla çok fazla ilgilendim. Mustafa Kemal Atatürk'ü çok seviyorum. Hakkında okuduğum çok şey var. İslamiyete duyduğum saygıyı söyleyebilirim. Sayın Başbakanımızla da ilişkimiz çok iyi. Öğrendikçe, insanlarla ilişkimiz daha ilerledikçe bu sevgi büyük boyuta geldi" dedi. 

"Türk vatandaşlığı için girişimim oldu"

"Türk vatandaşı olmayı düşündünüz mü?" sorusuna Daum, "Böyle bir girişim bile oldu. Türk vatandaşı olmak istiyordum. Almanya çifte vatandaşlığı kabul etmedi. 'Türk vatandaşı olursanız Alman vatandaşlığını bırakacaksınız' dediler. Ben istedim ama orada ailem var. Onları bırakmak zorunda kalabilirdim. O yüzden olmadı. Ama çok istedim" cevabını verdi.
 

Sıradaki Haber
Üst kutu 6
Yükleniyor lütfen bekleyiniz