Sezona koç Ergin Ataman dahil birçok pozisyonda değişikliğe giden temsilcimiz Anadolu Efes , değişim sancılarını malesef çoktan çekmeye başladı.Sezona Real Madrid, Barcelona ve Olimpiakos gibi oldukça zor müsabakalarla başlayan temsilcimiz, bu takımlar karşısında adeta döküldü.

En son olarak da Sırp deplasmanında Kızılyıldız'a kaybeden temsilcimizin gidişatını sizler için derledik...

Her ne kadar pahalı transferler de yapsanız, kariyerli koçlar da getirseniz, bütçenizi çok çok yükseklerde de tutsanız eğer basketbolun şu temel prensibini göz ardı ederseniz Avrupa’da basketbolun perileri size sırtını dönecektir : ‘İstikrar Başarının Yarısıdır ‘

İşte tam burada Anadolu Efes ‘in dilinin çok ama çok yandığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Hatta bir adım daha ileri gidelim ve daha iddialı bir görüş öne sürelim : elde edilen mevcut galibiyetlerin de neredeyse tamamı geçtiğimiz 3 yıl boyunca takımın iskeletini oluşturan, takımı deyim yerindeyse sırtlayan emektar oyuncuların sayesinde gelmiştir.

Gerçek bir MVP olan Shane Larkin ve takımın emektar guard’ı Rodrigue Beabuois sayesinde Monaco hariç tüm galibiyetlerini evinde elde eden temsilcimizi, bu ivmeyle giderse karanlık günlerin beklediğini söylemekte fayda var.

Şimdi gelelim sizinle son 5 yola damga vurmasına rağmen bu sezon neredeyse dökülen Anadolu Efes’te bu kötü serinin nedenlerini birlikte inceleyelim.

Bol yıldızlı problemimiz tabi ki takımın pota altı pozisyonu. Olympiacos karşısında Moustapha Fall , Real Madrid karşısında Walter Tavares gibi pota altı tehditi yüksek pivotlar karşısında darmadağın olan Efes uzun rotasyonu haftalar geçmesine rağmen bu konuda henüz bir çözüm üretememiş durumda. Pota altı rotasyonunda Türk Telekom’dan büyük umutlarla takıma dahil edilen Tyrique Jones’un ilk 3 hafta boyunca rakip pivotlardan dayak yemesi üzerine çözüm üretmeyi bir türlü başaramayan Koç Erdem Can, Jones'u Larkin 'in asist modunu açarak beslemeye çalışsa da bu takımın pota altını yükünü kaldırmaktan çok ama çok uzakta bir çözüm olmaktan öteye gidemedi. Kuvvetle muhtemeldir ki, Anadolu Efes yönetimi ve koçun ilk neşteri vuracağı yer de tam olarak burası olacaktır. Pota altı güçlü olmayan bir takımın final four oynayamayağını söylemek, basketbolun sahada 5 kişi ile oynandığı gibi bir bilgi kadar basit ve temeldir.

 Yeni sisteme adaptasyon süreci. Temsilcimizin geçirdiği bu sancılı sürecin en önemli sebeplerinden olan değişim rüzgarları, haftalar geçmesine rağmen takımda hala rollerin tam olarak oturmamasının başlıca sebeplerinden. Takım kimyasının Avrupa basketbolunda ne kadar kritik olduğunu yıllarca kötü tecrübelerle öğrenen temsilcilerimiz umarız ki rollerin ve form durumlarının daha da oturması ile yeniden yükselişe geçecektir. Özellikle Darius Thompson ve Tyrique Jones’un rollerinin eski takımlarındaki rollerden birkaç adım uzakta olduğunu da göz önünde bulundurursak, bu yeni sistemde yeni oyuncuların daha ne kadar verimsiz kalacağını kestirmek şu aşamada gerçekten zor.

İki yıldızı hak eden diğer bir sorun ise Eurocup'ta fırtına gibi esen oyunculara Euroleague gömleğinin birkaç beden büyük gelmesi diyebiliriz. Başta Erkan Yılmaz ve Tyrique Jones özelinde düşünecek olursak, Euroleague tecrübesi olmayan bir oyuncunun böylesi bir platforma esas oyuncu olarak alınması da Efes yönetimi adına düşündürücü. Takımdan Bryant Dunston, Chris Singleton defansif ve rekabetçi uzunların ayrıldığını da göz önünde bulundurursak, Tyrique Jones gibi 'size' ve tecrübe olarak zayıf bir pivotun Euroleague gibi bir kurtlar sofrasında galip gelmesini beklemek de biraz iyimserlik olacaktır.

Bu kadar negatif yoruma ilaveten temsilcimizin çıkış yollarını irdelemek gerekirse :
!! Net bir pivota takımın ihtiyacı olduğu su götürmez bir gerçek. Pota altı olmadan Avrupa'da final - four hedeflemek bir kenara, Play-Off bile şanstan öte bir şey değildir.

Pivot piyasasının gittikçe daraldığı, elit pivotların 3 milyon euro'larda maaşlar aldığı Avrupa sahnesi için şu sıralar ligimizde harikalar yaratan bir oyuncunun adı geçmekte : Daniel Oturu. . Rakip pivotlar karşısında sürekli ezilen Anadolu Efes pota altında rekabetçi ve atletik bir ismin takıma sunabileceği katkıyı tahmin etmek çok da zor olmayacaktır. 4 numara pozisyonunda Derek Willis'in de sakatlandığı bu dönemde atletik bir uzun transferi lacivert beyazlılara ilaç gibi gelecektir.

Bu anlamda kalıcı ve istikrarlı bir hedef koyup, onun peşinde gideceksek Anadolu Efes 'in geleceği adına hem realist hem de iyimser olmakta fayda var. Bu bağlamda yumuşak karnımız olan belli bölgelere gerekli hamleler yapılırsa eğer, Erdem Can önderliğindeki Anadolu Efes'in bu süreçten çıkabilecek kapasiteye sahip olduğu aşikar. Umarız ki bu kupanın müdavimi olan Anadolu Efes ekolü bu zorlu süreçten gerekli dersleri çıkarır ve yeniden Avrupa'daki hedefi olan ilk 4 içinde yeniden yerini alır.