Trabzonspor, yeni transferleriyle birlikte etkili bir ön hat kurdu ve bu oyuncularının erken form tutmasıyla beraber sezona hızlı bir giriş yaptı.

Gervinho, Hamsik, Nwakaeme, Djaniny gibi yıldızlar kalitelerini sahaya yansıtıyor olsalar da yazar görüşüyle bir isim herkese göre bir adım öne çıkıyor: Anastasios Bakasetas.

Alanyaspor’da sergilediği göz kamaştırıcı performansıyla Ocak ayında bordo-mavili ekibin transfer listesinde ilk sırayı alan Bakasetas, doğru bir hamle olduğunu kısa zamanda göstermişti. Tecrübeli oyuncu, sezon başı itibarıyla oyununu bir kademe daha yukarı çekerek Karadeniz temsilcisinin belki de en önemli parçası oldu.

Peki Yunan yıldız takımına ne gibi kolaylıklar sağlıyor? Onu bu kadar değerli hale getiren yönleri neler?

Buraya pek çok cevap sığdıracağız.

İhtiyaç duyulan skor potansiyeline sahip

Trabzonspor’un hücum hattında gezgin ve pres gücüyle öne çıkan bir forvet var. İki kenarda üretim gücü yüksek, çizgiyi kullanabilen ancak bu profildeki oyuncuların genelinin aksine kalenin yolunu bulabilen kanatlar var. İç koridorda rakip alanda her türlü aksiyonun parçası olabilecek Marek Hamsik ve arkalarında bağlantıyı sağlama görevinde Berat Özdemir…

Bu orta saha/hücum hattı takıma büyük çeşitlilik sağlamakla birlikte nokta bir yönetici arıyor. Kanatlarınızın en az biri çizgiye yakın oynarken, forvetiniz bu kadar dolaşırken orta sahanın son üyesinin skor tehdidine sahip olması gerekiyor. Bakasetas bunu sağlıyor.

Yıldız futbolcunun zayıf ayağı da dahil olmak üzere şut kalitesine zaten aşinayız. Ceza yayı ve çevresinde Bakasetas’ın önünü açmak, gole davetiye çıkarma manasını taşıyor. Bununla birlikte ceza sahasına sıklıkla attığı koşular Trabzonspor’u tahmin edilmesi güç hale getiriyor.

Üretim gücünün en önemli parçalarından biri

Bu alışkanlığa sahip pek çok futbolcu, pozisyon üretmekten ve orta sahada kreatif işler yapmaktan uzak kalıyor. Daha doğrusu, aynı anda tümünü yapabilen futbolculara Süper Lig seviyesinin üstünde liglerde rastlıyoruz. Bakasetas bu konuda bir istisna.

Geri bastığında, forveti takip eden oyuncu olmak yerine orta saha parçası gibi oynadığında sahayı iyi gören, hareketliliği ödüllendiren ve son aylarda pas menzilini daha da genişleten başarılı oyuncu, takımı için kolaylıkla kilit açıcı olabiliyor.

Molde mücadelesinde Gervinho’nun açık alan koşusunu ödüllendiren pasının yanında, başarılı bir ilk kontrol sonrası Djaniny’yi kaçıran harika top ile asistin altına imza atmıştı.

Oyun içi eforu takımı adına kıymetli

Bu özelliklere sahip futbolcularda birkaç ortak zaafa şahit oluyoruz.

İlkini ‘oyun içi süreklilik’ olarak özetleyebiliriz. Teknik kapasitesi yüksek yıldızların önemli bir bölümü, maçın 10-15 dakikalık periyotlarında inisiyatif alıp geri kalan dilimi tabiri caizse ‘gölge’ modunda geçiriyorlar. Bu da kendilerinin aslında yararlı olup olmadıkları yönünde kamuoyunda ikilik oluşturuyor. Bakasetas bu gruba dahil değil.

İkinci zaafı ‘tembellik’ olarak ele alalım.

Elbette ki hücum yönüyle fark yaratan Süper Lig futbolcularının aynı zamanda harika birer kesici olmalarına şahitlik etmek zor. Yine de günümüz futbolunda dünyanın her yerinde olduğu gibi Türkiye’de de eforsuz oynayan oyuncuların istikrar yakalayamadığını görüyoruz.

Bakasetas, hem prese katılımı hem de savunma yardımıyla beklenen eforu sergiliyor.

Gösterdiği çalışkanlık, ‘Fırtına’ için neden daha önemli?

Bu gayret Trabzonspor için ekstra önemli. Zira takımın teoride en büyük iki zaafı oyunun savunma yönünde ortaya çıkıyor. Berat Özdemir ve Marek Hamsik hem rolleri hem de kaliteleri itibarıyla çok önemli isimler olsalar da tüm alanı kapatabilecek profilde isimler değiller. Bu ikiliye eşlik eden orta sahanın tembel kalmaması bu açıdan kıymetli.

Bir diğer zaaf da bekler üzerinde doğuyor. İsmail Köybaşı ve Bruno Peres’i A kalite savunmacı olarak nitelendirmemiz zor. Nwakaeme ve Gervinho’nun kendilerine verecekleri destek kıymetli ama burada şöyle bir sorun var; Bir teknik direktör muhtemelen Nwakaeme ve Gervinho’nun geriye gelmelerindense önde kalmalarını tercih eder.

Burada orta saha üçlüsünün yardımı değerli oluyor. Bakasetas, ağırlığı maç başında olmakla birlikte bu desteği sağlıyor. Ligin ilk haftasında Yeni Malatyaspor ile oynanan mücadele Yunan yıldızın ikili mücadele ve top kazanma sayıları Hamsik ile Berat’ın üzerindeydi.

Tecrübeli futbolcu, Trabzonspor’a transferinden hemen sonra sarf ettiği sözlerle bu yöndeki farkındalığını dile getirmişti:

“Futbol son dönemde çok değişti. Artık 10 numaraların sadece gol atması veya asist yapması beklenmiyor. Bizim savunmaya da yardım etmemiz gerekiyor. Ben de sahada bunları yapmaya çalışıyorum.”

Maliyet, fayda ve zarar ekseninde çok verimli bir oyuncu

Elbette ki her futbolcu gibi Bakasetas’ın da detaylarda saklı eksileri ya da optimum düzeyde faydalanmak için mecburiyetleri var.

Şutuna duyduğu güven zaman zaman bariz pas opsiyonlarını atlamasına neden olabiliyor.

Sahadaki konumunun iyi ayarlanması gerekiyor. Kaleye fazla yakın oynadığında tabelayı değiştirebilir ancak üretken yönünden feragat edilir. Kaleden fazla uzak oynadığında kendisini değerli kılan hemen her özellikten vazgeçilir.

Ancak şu bir gerçek ki, tüm dünyada gözlemcilik ağları bu kadar gelişmişken Süper Lig gibi liglerde ‘kusursuz paket’ futbolcular yakalamak neredeyse imkansız. Bu sebeple en düşük maliyete, en yüksek faydayı sağlayacak ve en az zarar verecek isimleri yakalamak gerekiyor.

Hiç kuşku yok ki Bakasetas, bugüne dek Alanyaspor ve Trabzonspor’da ortaya koyduğu her şeyle bu kategoriye girmeyi hak etti.

Performansını Türkiye kariyerinin sonuna dek koruduğu takdirde Süper Lig efsaneleri arasında anılması doğal bir sonuç olacak.