Detay

Liverpool transfer sanatının son eseri: Diogo Jota

28 Kasım 2020 Cumartesi 17:29 - Son Güncelleme 28 Kasım 2020 Cumartesi 17:37  |  Kaynak : TRT SPOR

Liverpool'un sezon başında Wolverhampton'dan 45 milyon euroya transfer ettiği Diogo Jota sergilediği performans ile herkesi kendisine hayran bırakıyor.

Diogo Jota bundan tam 23 sene önce Porto'da, Massarelos'ta dünyaya geldi. Burası, Porto Üniversitesi'ne yakın, Duoro Nehri'nin kenarında tam bir öğrenci kenti. Kafeleri, restoranları, raylarını çim kaplamış nostaljik tranvayı ve bir de futboluyla meşhur! Akdenizli her küçük çocuk gibi Jota da o meşhur futbola aşık olanlardandı.

Jota'nın hikayesi birçok profesyonel futbolcuya benziyor: Önce sokaklarda başladı futbola. Kısa sürede kentin küçük takımı Gondomar'ın gözlemcileri ondaki yeteneği keşfedip akademilerine aldılar. Kendi yaş grubu için fazla yetenekli olan küçük Jota, büyüklerle oynamaya başladı. 9 yaşında geldiği Gondomar'dan 17 yaşındayken ayrıldı. Yeni adresi daha büyük bir kulüp olan Paços Ferreira'ydı.

Paços U19 takımında oynadığı iki maçta 5 gol atan Jota, A Takımın dikkatini çekmeye başlamıştı. Ertesi sene de kendisini A Takım kadrosunda buldu zaten. 2015'ten itibaren düzenli olarak formasını giydiği Paços'la ligde gol atan en genç oyuncu olurken Cristiano Ronaldo'nun ardından da ligin en genç 2. golcüsü olması başardı.

Jota, 2015/16 sezonunda 14 gol 10 asistlik performans sergilerken henüz 19 yaşındaydı. Tek sezonda 12'den fazla gol atan 19 yaş altındaki ilk futbolcu olan Jota o sezon Portekiz'de yılın genç oyuncusu seçildi. Tüm bunlar olurken scoutların yaşananlara kayıtsız kalması beklenemezdi. Öyle de oldu; 2016 yazında Atletico Madrid, 7.2 milyon avro karşılığında Jota'yı transfer etti.

Ancak Jota, Atletico'da forma şansı bulamadı ve Porto'ya kiralandı. 1 sezonluk Porto tecrübesi ona hem şampiyonluğa oynamayı hem de Şampiyonlar Ligi'ni öğretti. Devler Ligi'ndeki ilk golünü de bir İngiliz takımına; 5-0 kazandıkları maçta Leicester City'ye attı. Bu gol de tarihe geçti: 20 yaşındaki Jota, Porto tarihinin en genç gol atan ismi olmayı başarmıştı.

Genç yıldız bir sonraki sezon sürpriz bir karar vererek İngiltere'ye ama bir alt lige; Wolverhampton'a gitti. Yanında Porto'dan takım arkadaşı Ruben Neves de vardı. İnsanlar onların bu kararını sorgularken hikayenin ardından çıkan isim tüm tartışmaları sonlandırdı: Süper Menajer Jorge Mendes.

Mendes kimilerine göre Wolves'ın gizli yatırımcısıydı ve İngiltere'de ciddi bir projenin peşindeydi. Projenin başında da bir başka Portekizli Nuno Espirito Santo vardı. Takıma birçok Portekizli katılmıştı ve hedef büyüktü. Sonunda işler Mendes'in istediği gibi gitti ve Wolves, Premier Lig'e yükseldi. Yetmedi bir de Avrupa Kupalarında mücadele etmeye başladılar. Tüm bunlar olurken Diogo Jota da Ada'nın en gözde futbolcularından birine dönüştü. Bu sezon başında da kendisini Liverpool'da buldu. Massareloslu küçük çocuk hayallerine kavuşmuştu.

Jota'nın Liverpool günleri peri masalı gibi başladı. 14 maçta 9 gol. Bu durumdan en çok memnun olan isim tartışmasız Jürgen Klopp'tur. Firmino-Salah-Mane üçlüsüne alternatif oluşturmakta zorlanan ve ne Shaqiri ne Oxlade-Chamberlain ne de Minamino'dan istediği verimi alan Klopp, Jota'yla birlikte hayalindeki kombinasyonlara ulaştı. Özellikle Jota-Mane ve Salah'ın ileri üçlünün her pozisyonunda oynayabilmesi, Firmino'nun en önemli özelliklerinin daha rahat kullanılmasını sağladı: Derinde oyna, top al, baskıyı kır. Tempolu değil ama hareket sağlayan, kurgulayan forvet.

Jota ise Firmino'dan daha hareketli ve saldırgan. Artı olarak ön alan presinde de etkili. Onu ilk fark eden isimlerden olan Klopp'un yardımcısı Pep Lijnders'in taktığı lakapla: Pres canavarı. Lijnders onu uzun yıllar önce, 2008-2014 arasında görev yaptığı Porto'dayken tanımıştı. Ancak Liverpool'daki ilk yıllarında transferi için bir girişimde bulunmadılar. Çünkü Liverpool'un bir oyuncuyu transfer ederken baktığı birçok kriter var ve Jota tam da bu kriterleri tamamladığı zaman geldi: 23 yaşında, Premier Lig'de tecrübeli, hedeflerini büyütmüş, çalışma oranı yüksek, gol sezgisine sahip ve mükemmel İngilizce konuşabiliyor.

Geçtiğimiz Ocak ayında Sky'ın yayınladığı bir makaleye göre Liverpool'un transferlerinde dikkat çeken bazı ortak noktalar var: Liverpool'da transfer analizi yapılırken önem verilen ilk şey; oyuncunun en iyi olacağı yaşı anlamak ve oyuncuyu doğru yaşta bulmak. Liverpool 25-29 yaş arası oyuncuların en çok süre aldığı takım: %73. Liverpool'un futbolcular için de bir İnsan Kaynakları Departmanı var. Trent Alexander-Arnold ve Jordan Henderson dışında ideal kadroyu oluşturan tüm oyuncular 23-26 yaş aralığında transfer edildi. Birkaç yıl içinde de en iyi çağlarını buldular. Buradan yola çıkınca Jota'nın 23 yaşında Liverpool'a gelmesi daha da anlam kazanıyor.

Jota'yı Portekiz futboluna kazandıran Paços Ferreira'dan hocası Gilberto Andrade onu şöyle tanımlıyor: "Doğuştan gelen bir yeteneğe sahip. Vahşi bir tay gibi..." Football Manager tutkunu olan Jota gelecekte menajer olmak istiyor ve bu oyunun da kendisine katkısı olduğunu düşünüyor. Genç Portekizli şimdilerde Liverpool'un değişmez oyuncularından biri. Henüz 23 yaşında ve hem kendini ispatlamaya hem de kupa kazanmaya aç. Sportif başarıları bir yana, onu sahada topun peşinde koşarken izlemek futbolseverlere büyük keyif veriyor ve bize de bunun tadını çıkarmak kalıyor...

Sıradaki Haber
Bir başka veda: Maradona
Yükleniyor lütfen bekleyiniz