Detay

Dünya Kupası'nın son altın golü

28 Mart 2021 Pazar 11:49 - Son Güncelleme 15 Nisan 2021 Perşembe 14:06  |  Kaynak : TRT SPOR

2002 Dünya Kupası çeyrek finalinde, Senegal karşısında uzatma devresinin 94. dakikasında yaptığı tek vuruşla, ülkemize yarı finali getiren İlhan Mansız'ın attığı unutulmaz altın golün öncesini, sonrasını ve hikayesini birlikte inceleyelim.

20 yıldır futbolun milli takımlar bazında en büyük organizasyonu olan Dünya Kupası'na katılma hasreti çeken ay-yıldızlılar, 2022'de Katar'da düzenlenecek turnuvanın Avrupa elemelerine Hollanda'yı 4-2, Norveç'i de 3-0 yenerek mükemmel bir başlangıç yaptı.

Gruptaki en ciddi iki rakibini arka arkaya mağlup eden "Bizim Çocuklar", Dünya Kupası'na katılma konusunda tüm Türkiye'yi sevince boğdu ve geleceğe umutla bakmamızı sağladı. Milliler bu kadar iyi bir başlangıç yapmışken biz de hafızalarımızı biraz tazeleyeleyim ve katıldığımız son Dünya Kupası maceramızda elde ettiğimiz tarihi başarıyı hatırlayalım.

Futbol tarihimizin en büyük başarısını yakaladığımız, 2002 Dünya Kupası'nda yarı finale yükselmemizi sağlayan, bizim için turnuvanın en unutulmaz anı olan; İlhan Mansız'ın Senegal karşısında uzatma dakikalarında yaptığı altın vuruşun hikayesini, öncesini ve sonrasını birlikte ele alalım.

1996 ve 2000 Avrupa Şampiyonaları'nda boy gösteren, Belçika'da düzenlenen 2000'deki turnuvada da çeyrek final oynayan A Milli Futbol Takımımız, iyi bir jenerasyon yakalamıştı. Başarılı işler ortaya koyan kadromuzun çekirdeğini, 2000 yılında finalde Arsenal'i eleyerek UEFA Kupası'nı kazanan Galatasaray'ın yerlileri oluşturuyordu.

2002 Dünya Kupası Elemeleri'nde bulunduğu grubu 21 puanla İsveç'in ardından 2. sırada tamamlayan Türkiye, play-off eşleşmesinde Avusturya'yı deplasmanda 1-0 ve sahasında da 5-0 olmak üzere toplamda 6-0 gibi net bir skorla eleyerek, adını tam 48 yıl sonra futbolun milli takımlar bazında en büyük organizasyonu olan Dünya Kupası'na yazdırdı.

Türkiye, 2002 Dünya Kupası C Grubu'nda turnuvanın favorisi Brezilya'nın yanısıra Kosta Rika ve Çin ile eşleşti. Milliler ilk maçında Brezilya'ya karşı öne geçti ancak mücadeleyi 2-1 kaybetti. 2. maçta rakip bu kez Kosta Rika'ydı. 56. dakikada yine öne geçen milliler, 86'da rakibin golüne engel olamayınca karşılaşma 1-1'lik eşitlikle sona erdi.
 
Son maçımızda bu kez grubun en zayıf halkası olarak görülen Çin ile oynadık. Maçı 3-0 gibi net bir skorla kazanan milliler, Brezilya'nın da Kosta Rika'yı 5-2 yenmesiyle averajla da olsa grubu sambacıların ardından 2. sırada tamamladı ve adını Dünya Kupası son 16 turuna yazdırmayı başardı.

Son 16 turunda rakibimiz, turnuvanın Güney Kore ile birlkte ev sahipliğini yapan Japonya oldu. Karşılaşmanın henüz 12. dakikasında Ergün Penbe'nin kullandığı korneri kafa vuruşuyla gole çeviren Ümit Davala, takımımızı 1-0 öne geçirdi. Maç sonuna kadar üstünlüğünü koruyan milliler, adını Dünya Kupası tarihinde ilk kez çeyrek finale yazdırdı ve Senegal ile eşleşti.

Kısaca çeyrek finaldeki rakibimiz Senegal'in yolculuğuna da bir göz atalım. 1998 Dünya Kupası ve 2000 Avrupa Kupası şampiyonu Fransa, Danimarka ile Uruguay'ın yer aldığı zorlu grubu 2. sırada tamamlayan Senagal; son 16 turunda ise İngiltere, Arjantin ve Nijerya'nın önünde kendi grubunu lider bitiren İsveç'i uzatmalarda altın golle 2-1 yenerek çeyrek finale kadar geldi.

Tarihinde ilk kez Dünya Kupası çeyrek finaline yükselen iki ekibin eşleşmesinde milli takımımızın yarı final yolu beklendiği gibi çok çetin geçti. Rakibimiz Senegal, turnuvanın favorilerinin içinden sıyrılarak, bize oranla daha zor eşleşmelerin ardından bu tura kadar gelmişti.

Papa Bouba Diop, Salif Diao ve Aliou Cisse 3'lüsünden oluşan orta sahada bitmek bilmez enerjileriyle oynayan Senegal'in hücum hattında da El-Hadji Diouf ile Henri Camara gibi sihirli ayaklar vardı. Bir önceki turu da İsveç karşısında uzatma devresinde altın golle geçen Senegal, yalnızca 2 değişiklikle milli takımımızın karşısına çıktı.

Senegal, ay-yıldızlılara karşı oynadığı maçta uzatma devresi de dahil olmak üzere hiç oyuncu değişikliğine gitmezken, millilerimizde ise gecenin kaderini değiştirecek isim olan İlhan Mansız,67. dakikada sahaya adımını attı. Nitekim normal süresi 0-0 beraber biten çekişmeli maçın uzatma devresinin 4. dakikasında sahneye çıkan da kendisi oldu...

Dakikalar 94'ü gösteriyordu. O ana kadar ülkemiz adına Dünya Kupası'nda 2 kez ağları sarsan ve Japonya'yı tek farkla geçtiğimiz maçta takımımızın golünü kaydeden, mohikan saç tıraşıyla hafızalara kazınan Ümit Davala, Senegal yarı sahasında sağ açıkta topla buluştu. Orta alandaki ikili mücadele sonrası boşta kalan topu tek hamleyle önüne doğru alan Ümit, kafasını kaldırıp pas opsiyonlarına baktı.

Ceza sahasına doğru hareketlenen, 3 Senegalli savunmacının arasında kendisine alan yaratmaya çalışan İlhan Mansız'ı gördü ve mükemmel bir orta kesti ki buna bakarak, görerek atılan bir pas demek yanlış olmaz... İlhan Mansız da orta açılmadan hemen önce yaptığı santrafor koşusunda aniden yön değiştirdi ve arkasında yer aldığı savunmacının önüne geçerek demarke hale geldi.

Kendisine doğru gelen ve yerde bir kez seken topu unutulmaz bir tek vuruşla Senegal kalecisi Tony Slyva'nın da bakışları eşliğinde ağlara gönderen İlhan, ülkemizi futbol tarihimizin milli takımlar bazında en büyük başarısına ulaştırdı. Turnuvada altın gol kuralı vardı ve artık Türkiye Dünya Kupası'nda yarı finaldeydi...

Kısaca altın gol kuralından da bahsedelim. Kurala göre; futbolda eleme sistemiyle oynanan turnuvalarda eğer maçın normal süresi (90 dakika) beraberlikle sona ermişse, uzatmalarda (15'er dakikadan 2 devre) golü bulan ilk takım tur atlar.

2002 Dünya Kupası'nda da altın gol uygulaması olduğu için, Senegal ile oynadığımız maçta uzatmaların henüz 4. dakikasında (94) İlhan Mansız'la bulduğumuz gol sonrası, karşılaşma o anda lehimize sonuçlandı ve adımızı yarı finale yazdırdık.

Büyük tartışmalara konu olan altın gol uygulamasından sonra bir ara FIFA gümüş golü de denedi ancak rağbet görmeyen bu iki kural da 1 Temmuz 2004'te kaldırıldı. Dolayısıyla İlhan Mansız'ın Senegal karşısında kaydettiği gol, Dünya Kupası tarihinde atılan son altın gol olarak kayıtlara geçti. 

Yarı finalde rakip yine turnuvanın bir numaralı favorisi Brezilya'ydı. Gruplarda 2-1 kaybettiğimiz sambacılara bu kez de yarı finalde 1-0 yenildik. Ronaldo, Ronaldinho, Rivaldo, Juninho, Denilson, Roberto Carlos, Cafu... Tam bir yıldızlar karması olan Brezilya'yı Rüştü Rençber'in olağanüstü kaleci performansına rağmen durduramadık.

Her ne kadar finale yükselemesek de 2002 Dünya Kupası'nda mücadelemiz ve yaşattığımız heyecanla gönüllerde çoktan taht kurmuştuk. Nitekim 3.'lük maçı da bunun güzel bir örneği oldu. Ev sahibi Güney Kore'yle oynadığımız dostluk içinde geçen bu müsabakayı 3-2 kazanarak turnuvayı 3. tamamladık.

Böylelikle Türkiye, 2002 Dünya Kupası'nın ev sahipliğini yapan her iki ülkeyi de (Güney Kore & Japonya) mağlup etmeyi başarmıştı. 48 yıl aradan sonra katıldığımız bu dev organizasyondan 3.'lükle ayrılarak unutulmaz bir başarıya imza attık. Şimdi dileğimiz; 20 yıl sonra yine güzel bir jenerasyonla ve yine Şenol Güneş yönetiminde tekrar ay-yıldızlı formayla 2022 yılında Katar'da düzenlenecek olan Dünya Kupası'nda boy göstermek...

Sıradaki Haber
Japonya’nın dünyaya hediyesi: Yuzuru Hanyu
Yükleniyor lütfen bekleyiniz