Atletler toprak, deniz suyu ve Türk bayrağını, Gençlik ve Spor Bakanlığı'nın merkez binasına getirdi. Sporcuları kapıda karşılayan Kasapoğlu, kutunun içindeki emanetleri öpüp başına koyarak teslim aldı.

Daha sonra sporcuları ağırlayan Kasapoğlu, yaptığı açıklamada, Çanakkale'nin bir direniş olduğunu vurgulayarak, şöyle konuştu:

"Bir yükseliş, bir kahramanlık destanı ve o ruhla Anadolu topraklarında düşmana karşı verilecek milli mücadelenin de kalesidir Çanakkale. Bu ruh o günkü gibi bugün de var yarın da olacak. Bu vesileyle tüm şehitlerimizi rahmetle minnetle yad ediyorum. Bu anlamlı gün vesilesiyle değerli sporcularımız Gelibolu'dan aldıkları mukaddes toprağı, suyu ve şanlı bayrağımızı bugün bizlere getirdiler. Sporcularımızın, şehitlerimizin bu ali makamından bizlere ulaştırdığı emanet bizler için de gurur meselesi oldu. Bu emaneti bakanlığımızın en güzel yerinde gururla, heyecanla saklayacağız. Bu ruhtan taviz vermeyen gençlerimiz yarınlar da bu kutsal emanete çok güçlü şekilde sahip çıkacaklar ve yukarılara taşıyacaklar."

Türk gençliğinin tüm dünyanın ve mazlumların umudu olduğunu dile getiren Kasapoğlu, "Gençlerimizin donanımlı şekilde yetişmesi en büyük arzumuz. Ülkemizin Sayın Cumhurbaşkanımızın öncülüğündeki mücadelesi, hem bugünümüz hem yarınlarımız açısından gençlerimiz adına sürdürülen bir mücadele. İnanıyoruz ki gençlerimiz yarınların donanımlı anneleri, babaları olarak sonrasında yarınların bilim insanları olarak, kültür, sanat, edebiyat, insanları olarak her alanda mücadele ortaya koyacaklar. Bugün sporcularımızla beraberiz, sporcularımız da bu mücadeleyi alın terleriyle güçlü bir şekilde ortaya koyuyorlar." ifadelerini kullandı.

Kasapoğlu, gençler için bütün imkanları seferber ettiklerini aktararak, şunları kaydetti:

"Ecdadımızdan aldığımız ruhla ilhamla dik durmaya bu yolda beraber yürümeye devam edeceğiz. Biz hep birlikte, Çanakkale'yiz, Trakya'yız, Anadolu'yuz, Türkiye'yiz. Doğu, batı, kuzey, güneyiyle 81 vilayetiyle hiçbir engel bizim beraberliğimizi, kardeşliğimizin karşısında duramadı, duramayacak. Hem hoşgörünün hem de kardeşliğin sembolüyüz. Soluduğumuz bu havayı söylediğimiz türküleri yine birlikte söylemeye devam edeceğiz. İlelebet kardeş olarak, bir olarak şanslı bayrağımızla bu kutsal emanete sahip çıkarak, bu coğrafyada beraber olmaya devam edeceğiz. Bir kez daha tüm şehitlerimizi, cepheye koşan tüm aziz milletimizin mensuplarını saygıyla anıp rahmetle yad ediyorum. Bu güzel emaneti bizlere ulaştırdığınız için teşekkür ediyoruz."