Omurilik felci geçirdikten sonra tenisle tanışan milli sporcular Ebru Bulgurcu ve Fatih Karataş, sıkıntılı günlerini azim ve inançla atlattıklarını, tenisle birlikte kendilerine yeni bir amaç edindiklerini söylüyor.

Geçirdikleri kazadan sonra hayatları değişti

Yüksekten düşmeye bağlı olarak omurilik felci geçiren Ebru Bulgurcu, 2001 yılından bu yana tekerlekli sandalye kullanıyor. Omurilik felci geçirmesinden sonra tekerlekli sandalyeyle yapılabilecek sporlar olduğunu keşfeden Bulgurcu, Omurilik Felçlileri Derneğinin gönüllülerin desteğiyle açtığı tenis kortunu gördükten sonra spora başladığını söylüyor.

Fatih Karataş’ın da benzer bir hikayesi var. Karataş ise 2009 yılında geçirdiği trafik kazasından beri tekerlekli sandalye kullanıyor. Çeşitli derneklerde gönüllü olarak çalıştığını belirten Karataş “Hayatımda spor yapmak gibi bir hedefim yoktu. Benim amacım derneklerde gönüllülük yaparak kaza ya da sakatlık geçiren insanların hayata adapte olması için bir şeyler yapmaktı” diyor.

Daha önce basketbol ve okçuluğu deneyen Karataş, sporla nasıl tanıştığını şu sözlerle anlatıyor:

“Gönüllülük yaptığım sıralarda tanıştığım milli takım sporcusu arkadaşım beni spora teşvik etti. Şu anda da zaten kendisi milli takım arkadaşım. Ebru Bulgurcu sayesinde tenisle tanıştım.”

“Yürüyemiyorum ama tekerleklerim var”

11 yıldır tekerlekli sandalye kullanan Fatih Karataş zorluklarla nasıl mücadele ettiğiyle ilgili “Kaza geçirmek herkesin başına gelebilecek bir şey. Bu sadece benim başıma gelmiyor. Ben ne kadar üzülürsem üzüleyim hiçbir şey değişmeyecekti. Bunu biliyorum. Bu yüzden güçlü duruyorum. Yürüyemiyorum ama tekerleklerim var. Ben de tekerleklerimi çevirerek hayata devam ediyorum” diyor.

Herkes bir engelli adayı

Herkesin engelli adayı olduğunun unutulmamasının altını çizen milli tenisçi Ebru Bulgurcu, ailelere çocuklarına şans vermeleri, zorlukların tamamında yardım edip, onların yerine sorunları çözmemeleri tavsiyesinde bulunuyor.

Bulgurcu, “Anneler babalar her zaman çocuklarının yanında olamayabilirler. Bu gibi durumlarda onların bir başkasına muhtaç kalmasını önlemek için problemlerini kendilerinin çözmelerine izin vermeliler” diyor.

3 Aralık Dünya Engelliler Günü hakkında ise Bulgurcu “Biz zaten hep spor yapıyoruz. Birlikte sosyalleşiyoruz. Birlikte eğleniyoruz. Sadece 3 Aralık’a özel değil. Biz hayatı birlikte paylaşıyoruz. Bence sadece o gün birilerini anıp, farkındayız demek, sadece 3 Aralık için değil diğer önemli günler için de yeterli değil” diyor.

 Haber: Oğuzhan Erdoğan - Naz İrem Üstündağ